• En iyi Çare Hacamat..

    /photos/1.jpg

    Bir hadis-i Şerifde Peygamber Efendimiz(s.a.v) buyuruyorki; ‘Sizin tedavi olmak için başvuracağınız en iyi çare Hacamattır’

  • ‘Ümmetine Kan Aldırmayı Emret’

    /photos/2.jpg

    Abdullah b.Abbas(r.a) Şöyle demiştir:Peygamber Efendimiz(s.a.v) Miraç gecesinde meleklerden hangi topluluğa uğradımsa bana ‘ümmetine kan aldırmayı emret’ diye tavsiye ettiler.

  • Rasulullah Kan Aldırırdı

    /photos/3.jpg

    Yine İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) demiştir ki: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ihramlı iken hacamat oldu (kan aldırdı)."
    Buharî, Cezâu's-Sayd 11, Tıbb 12,15; Müslim, Hacc 88., (1203); Ebu Davud, Menâsik 36, (1835-1836); Tirmizî, Hacc 22, (839); Nesâî, Hacc 92, (5, 193); İbnu Mâce, Menâsik 87, (3081).) Bu metin Sahiheyn'in metnidir.

  • İhramda Hacamat Mecbur Kalmadıkça Olmaz

    /photos/4.jpg

    Nâfi anlatıyor: "İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) dedi ki: "İhramlı kimse kaçınılmaz bir sebepten dolayı mecbur kalmadıkça hacamat olamaz."

  • Hacamat Orucu Bozmuyor

    /photos/5.jpg

    Ebu Sa'id (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.''

  • Resulullah Başından Hacamat Olurdu

    /photos/6.jpg

    Resulullah (sav) ihramlı iken hacamat oldu (kan aldırdı). (Bu metin Sahiheyn'in metnidir.) Buhari merhumun bir diğer rivayetinde: "[Resulullah (sav)] oruçlu iken hacamat oldu" denir. Yine Buhari'nin bir diğer rivayetinde: "[Resulullah (sav) ihramlı iken çektiği ağrı sebebiyle başından hacamat oldu" denir. Bir diğer rivayette: "Şakika denen (başının ön kısmındaki) bir ağrı sebebiye, Lahyu Cemel adında Mekke yolu üzerindeki bir su başında, başının ortasından hacamat oldu" denir.

  • Rasulullah Ayağından Hacamat Olurdu

    /photos/7.jpg

    Resulullah (sav) ihramlı iken ayağının sırtından çektiği bir ağrı sebebiyle hacamat oldu. (Nesai'nin rivayetinde "...Maruz kaldığı incinme sebebiyle (ayağının sırtımdan hacamat oldu)" denmiştir.)


  • Ümmü Seleme Annemiz de Hacamat Yaptırmıştır

    /photos/8.jpg

    ‘’Ümmü Seleme annemiz (Rasulallah SAV hanımlarından biri)  Hacamat yaptırmak için Hz. Rasulallah Efendimizden (SAV) den izin istedi.Rasulallah (SAV) Efendimiz Ebu Taybe’ye emretti, Ümmü Seleme’ye Hacamat yap diye.  (Ravi) dedi ki:  Ebu Taybe, Ümmü Seleme’nin sütkardeşiydi herhalde. Ya da Ebu Taybe henüz ergen değildi.’’

  • Rasulallah (s.a.v.) Kan Alan Kimseye Ücretini Öderdi

    /photos/9.jpg

    Abdullah İbn Abbâs (r.a)'tan rivayet edilmiştir: “Rasulallah (s.a.v.) kan aldırdı. Kan alan kimseye ücretini ödedi ve bur¬nuna da ilaç damlattı.”

  • "Hacamat olmaya devam et! Ümmetine de hacamat olmalarını emret!"

    /photos/10.jpg

     İbnu Abbas der ki: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Miraç gecesinde, meleklerden mürekkeb bir cemaate her uğrayışında: "Hacamat olmaya devam et! Ümmetine de hacamat olmalarını emret!" derlerdi."
    Tirmizi, Tıbb 12, (2054).

  • Şifa üç şeydedir

    /photos/11.jpg

    İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Şifa üç şeydedir:
    - Bal şerbeti.
    - Kan aldırma.
    - Ateşle dağlama.
    Ancak ümmetimi dağlamaktan menediyorum."
    Bir rivayette: "Balda, hacamat olmada şifa vardır." denmiştir." Buhari, Tıbb 3.

 

Sülük tarihi

 SÜLÜK TARİHİNE KISA BİR BAKIŞ
• Sülük tarihte bilinen en eski tedavi yöntemlerinden biridir.
• 20. Yüzyıl başlarına kadar çok yaygın kullanılmış ve önemini korumuştur.
• Eski Avrupa dillerinde ‘doktor’ veya ‘iyileştirici’ anlamında kullanılmıştır.
• 4. Parmak eski İngilizcede læcfinger (leech finger-sülük parmağı), Latincede digitus medicus, Yunancada daktylus iatrikos olarak adlandırılmıştır. Çünkü eskiden 4. Parmaktaki damarın direk kalbe bağlandığı varsayılırdı. 4. Parmak sağlıkla ve kalple direk ilişkili sayılır ve bu yüzden evlilik andına kalben bağlılığın işareti olarak yüzük bu parmağa takılırdı.
• Rusya’da ilk Sülük enstitüsü 200 yıl önce kurulmuştur.
• 1900’lü yılların başında kanın pıhtılaşmasını geciktirici ilaçların bulunmasından sonra Avrupada gözden düşmeye başlamıştır.
• Rusya ve diğer Sovyet ülkelerinde yaygın kullanımı devam etmiştir.
• 1868’de Louis Pasteur beyin damarı tıkanıklığına bağlı felç geçirmiş ve doktorunun uyguladığı sülük tedevisi ile iyileşmiş ve tıbbın gelişmesine katkılarına devam etmiştir.
• Düzenli sülük uygulaması yaptırdığı bilinenlerin arasında Napolyon, Stalin, Rus Çarları ve Rus aristokratlarını sayabiliriz.
• Şu an Almanyada Essen ve Berlinde iki sülük araştırma enstitüsü bulunmaktadır.
• Almanya, İngiltere ve Kuzey Avrupa ülkelerindeçeşitli üniversitelerde özellikle 1960 tan sonra artan şekilde sülükle ilgili araştırmalar yapılmaktadır.
• ABDde 2004’te Plastik Cerrahi dalında 2005’te de tüm tıp dallarında kullanılmak üzere sülük tedavisi kabul edilmiştir ve tıbbi kullanımı hızla yayılmaktadır.
• Sülüğün eskiden sadece pis kanı emdiği düşünülürken 19. Yüzyılın sonlarında hirüdin adı verilen bir enzimi salgıladığı bulunmuştur.
• Daha sonra giderek artan şekilde başka birçok enzim salgıladığı bulunmuş ve bunlardan 30-40 kadarının tıbbi ve biyolojik etkileri oldukça iyi çalışılmış durumdadır. Elektroforez yöntemiyle yapılan calışmalarda daha henüz detayları çalışılmamış 100 den fazla enzimin sülük tarafından salgılandığı bilinmektedir. XYH

BU SİTEDEKİ BİLGİLER İZİNSİZ ÇOĞALTILAMAZ